Friday, May 8, 2009

Çılgın Nötron Yıldızı!

Nötron yıldızları evrendeki en sıradışı objelerdir desek yeridir. Tabii ki kimse bu konuda karadeliklerin eline su dökemez. Fakat gerek oluşum süreçleri gerekse fiziksel yapıları itibariyle şahsen çok ilginç birer cisim olarak görmekteyim nötron yıldızlarını. Kendileri hakkında kısa bir bilgi verdikten sonra bu yazıyı yazmama sebep olan yıldızdan bahsetmeye başlayacağım.



Tüm yıldızlar aslında canlılar gibi bir evrim geçirirler. Bu evrimsel süreci kısaca şöyle sıralayabiliriz:

  • Doğum
  • Yaşam
  • Ölüm
Tıpkı canlılar gibi değil mi? E tabii ki her yıldız aynı evrimi geçirecek değil. Astrofiziksel açıklamalara ve formüllere çok girmeyeceğim. Kısaca yıldızlar, başlangıç ve ölürlerkenki (yıldızın ölümü=içerisindeki hidrojenin bitmesiyle başlayan süreçtir) kütlelerine göre nasıl bir son yaşayacaklarını belirler.

Güneş'imizin de aralarında bulunduğu yıldızlar önce hızla genişleyerek bir kırmızı dev olurlar, sonra da giderek küçülürler ve beyaz cüce olurlar. Eğer kütlesi belli bir değerden büyükse o zaman dejenere basınç devreye girer ve bu süreç farklı işler. Yıldız büyük bir patlama geçirir ve atomlarındaki parçacıkları dışarı atar. Bu patlamaya süpernova diyoruz. Sonuç olarak süpernova patlamasının merkezinde küçük bir cisim kalır. Bu cisim dediğimiz yıldız, atomlarındaki elektronları ve protonları kaybetmiş olduğundan atomlarının çekirdeklerindeki nötrondan ibaret olurlar. Atomlar arası boşluklar da nötronlarla dolacağı için yıldız küçücük bir şey olur. Bu türe de nötron yıldızı deniliyor. Türkiye büyüklüğünde nötron yıldızları olduğu gibi, daha küçük nötron yıldızları da tespit edilmiş durumda.

Kütlesi çok büyük olan yıldızlar ise dejenere basınçtan nasibini alamadan kütleçekim kuvvetine yenilirler ve içe doğru çekimi durduracak bir kuvvet olmadığından yok olana kadar kendi kütlesi üzerinde çökmeye devam ederler. Sonuç: ortamda bir karadelik oluşur.

Falan filan. Bizi ilgilendiren yıldıza dönelim hadi.


Chandra Uydusu'nun çektiği fotoğrafta görülen yıldız bir nötron yıldızı. Kendisi Pupis Süpernova'sının bir kalıntısı, ve saatte 4.8 milyon kilometre gibi deli bir hızla galaksimizden uzaklaşıyor. Fotoğraftaki ilk kare 1999 yılında çekilmiş, ikincisi ise 2005. Aradaki mesafeyi alması için gereken hızı 4.8 milyon kilometre olarak hesaplanmış.

NASA astronomlarından Robert Petre, yıldızlar ilgili olarak; "Doğar doğmaz galaksiden uzaklaşacak şekilde bir doğrultuda ilerlemeye başlamış olmalı. Genelde galaksimizin dışına doğru ilerleyen yıldızların hızları bunun kadar yüksek olmaz. Bu, ilk defa karşılaştığımız bir yıldız" diyor.

Bu yıldızı görür görmez aklıma Arthur C. Clarke'ın RAMA adlı kitabı geldi. Onda da sıradışı bir yıldız normal üstü bir hızla ilerliyordu. Fakat bu yıldızın aksine Dünya'mıza doğru. Tabii sonradan onun bir yıldız olmadığı falan öğreniliyordu. Gerisi spoiler.

İşte kaynak.

Devamını Oku!